1 Nisan 2015 Çarşamba

Biz Buyuz 2

Her gün kendimizi kandırıyoruz. Şöyle ülkeyiz, böyle halkız vs. Neymiş Dünya’da ülkeler 3’e ayrılıyormuş da gelişmiş, gelişmekte olan, geri kalmış diyeymiş de biz de gelişmekte olan ülkeymişiz. Oyun mu lan bu son levela gelen gelişmiş olsun. Onlar gelişmiyor mu? Ya da geri kalmış ülkelere game over mı oluyor? Bu daha çocukluğumuzda bize atılmış yalanlardan sadece biri. Gelişmekte olan ülke diye bir şey olamaz arkadaş biz diğerlerinden geri kalmış bir ülkeyiz hatta toplumuz. Önce buna inandıralım kendimizi. Ne zamandan beri mi? Coğrafi keşiflerden, rönesans ve reform dönemlerinden beri. Osmanlı ne zaman kendini dine verip ‘’Bu gavur icadı.’’ diye herhangi bir gelişmeyi takip etmediğinden beri.

Her gün çeşit çeşit hukuki, toplumsal, siyasi vb sorunlar haber bültenlerinde önümüze seriliyor. Karısını kesen mi ararsın, askerde intihar eden mi ararsın her türlü boktan haber mevcut. Her hukuki sorunda çağdaş düşünceli görünen topluluklar veya bireyler isyan ediyor böyle iş mi olur diye. Olur kardeşim geri kalmış bir ülkeysen her şey olur ülkende. Çağdaş düşünceli görünen diyorum çünkü hiçbirimiz çağdaş değiliz, çünkü önce kendimizi yargılamıyoruz. Bir devlet insanını yalanlarla yetiştirip eğitmeye çalışıyorsa o ülkede sorunlar bitmez. Önce kendimizi bileceğiz, kendimizi sorgulayacağız, özeleştiri yapacağız ki daha doğrusu bunları öğreneceğiz ki olaylara doğru bakabilelim.

Önce havada olan götümüzü bir indirelim yere. Gelişmekte ya da gelişmiş bir ülke değiliz. Tarım ülkesiyiz diye geçiniyoruz samanı bile ithal ediyoruz. Sanayi ülkesiyiz diyoruz sanayi adına üretebildiğimiz bir tane iğne ucu belki vardır. Nüfusun çoğunluğu sanayide çalışıyor evet doğru ama hangi sanayide? Kendi sanayimiz mi var? Kurulan sanayi bölgelerinde olan fabrikalar hep gavur icadı fabrikalar. Renault Fransız, Bosch Alman, Tofaş’ta İtalyan araçları üretiliyor vs. Babalarımız abilerimiz ailesini doyurabilmek için Renault’da işe girip önce elin Fransızının cebini dolduracak ki evine ekmek götürebilsin. Bu yaşadığımız alenen sömürge hayatı. Gelelim bugün Çağlayan Adliyesi’nde yaşananlara ya da Anadolu’nun herhangi bir yerinde kocası tarafından saldırıya uğrayan Ayşe ablamıza fark etmez. Sen daha samanı bile ithal eden bir ülkede bunların olmamasını bekleyemezsin arkadaşım. Saman dediğin şey binlerce yıl evvel yetiştirilmeye başlanan bir ot. Ot ulan ot. Ot yetiştiremiyor senin ülken daha ne hukuku ne insanlığı bekliyorsun bu ülkeden toplumdan. Bugünkü diğer bir olay da elektrik kesintisiydi. Bütün Türkiye’de elektrikler yoktu bugün, insanlar işlerine okullarına gidemedi, duş alamadı, su bile içemedi. Güzide hükumetimizin güzide ‘’enerji’’ bakanı çıkıp açıklama yaptı konuyla ilgili. Dedi ki; ‘’Kesintinin sebebini bilmiyoruz.’’ Bunu demek için mi çıktı oğlum bu adam ekrana? Sen bilmiyorsan çoban Ahmet mi bilecek bunu?


Neyse velhasıl kelam, birbirimizi hatta kendimizi kandırmaktan vazgeçelim artık. Elimizdeki iphonelar, masamızdaki bilgisayarlar bizleri tatmin edip köreltmesin, kandırmasın. Toplum ve ülke olarak ne durumdayız onu görmemize engel olmasın. Durumumuzu görelim ki ona göre değerlendirelim kendimizi, ona göre konuşup yargılayalım ve hareket edelim. Ne olduğumuzu bilelim. Neyiz biz? Geri kalmış bir toplum ve ülkeyiz. Biz buyuz.